Çağlar boyu birçok medeniyetin yerleşim yeri olarak kullandığı Aksaray şehri, ticari ve kültürel yolları birbirine bağladığı için önemli bir merkez olarak görülmüştür. Müslüman ve Hristiyanlar arasında da sürekli el değiştiren şehir, Türk boyları Anadolu’da hakimiyet kurduktan sonra zanaat ve ticaret alanında günümüze dek önde gelen bir yerleşim yeri olmuştur. 1989’da Niğde’den ayrılarak il olmuştur.
Selime Katedrali ve Peribacaları: Yerli ve yabancı turistlerin büyük ilgisini çeken Selime Katedrali ve etrafında bulunan peribacaları Aksaray gezi rehberi içerisinde gezip görülmesi gereken yerlerin başında gelmektedir. Tarih boyunca önemli din adamları yetiştiren bu manastır, Hristiyan kültüründen çarpıcı izler taşımaktadır. Görkemli peribacalarının yanında bir de türbeye ev sahipliği yapan bölge, Moğol istilası sırasında Müslümanlar için de önemli bir sığınak olmuştur.
Aziz Gregorius Kilisesi: Güzelyurt ilçesinde yer almaktadır. Yaklaşık 1600 yıl önce İmparator Theodosius’un isteği ile kapalı haç şeklinde inşa edilen bu kilise, Osmanlıların bölgede hâkimiyet kurmasıyla camiye çevrilmiştir. Restorasyon çalışmalarıyla birlikte üzerinde Bizanslıların izlerini taşıyan mekâna ilgi oldukça artmıştır. Hoş bir görünüme sahip mekân kilise cami olarak bilinmektedir ve ulaşımı oldukça kolaydır. 8 köşeli bir kubbeye sahiptir. Yanında merdivenle inilen yeraltı suyu bulunmaktadır.
Manastır Vadisi: Üzerinde yer alan mağaralar ve kiliseler ile birçok güzelliğe ev sahipliği yapan Manastır Vadisi, bozulmamış değerler arasındadır. Güzelyurt ilçesinde yer alan bu vadi, az bilinen bir yer olsa da mutlaka gezilip görülmelidir. Vadi boyunca 28 oyma kilise ve geniş yeraltı şehirleri yer almaktadır. Öyle ki Nazianuslu Gregor ismindeki din adamı, bu bölgeyi dini faaliyetlerinin merkezi olarak kullanmıştır. Tarih boyunca güzelliğini ve önemini kaybetmemiş bu vadiyi mutlaka görmelisiniz.
Güzelyurt Evleri: Osmanlı’nın son dönemlerine kadar Rum ve Türk nüfusunun bir arada yaşadığı Güzelyurt ilçesi, her biri birbirinden güzel mimariye sahip tarihi evlere de ev sahipliği yapmaktadır. Binaların çatılarında kemer sistemi kullanıldığı için zamana meydan okuyarak sapasağlam kalmışlardır. Kapadokya mimarisine yakından tanıklık edilen bu evlerden bazıları, son zamanlarda butik otellere dönüştürülmektedir. Bu sayede tarih kokan evlerin eşsiz atmosferinde konaklama imkanı sağlanmaktadır.
Ihlara Vadisi: Büyük bir doğa harikası olan Ihlara Vadisi; tarihin, sanatın ve doğanın bir arada bulunduğu nadir yerlerdendir. Tektonik hareketler ve Melendiz Çayı’nın aşındırması sonucu oluşan vadi, dünyanın en büyük ikinci kanyonudur. Vadide yer alan çarpıcı güzellikler, ziyaretçilerini büyülemekte ve üzerinde yer alan tarihi kiliseler ile mimari bir şölene ev sahipliği yapmaktadır. Öyle ki her yıl yüzlerce yerli ve yabancı turist bu eşsiz güzelliği ziyaret etmek için Aksaray’a gelmektedir.
Ne Yenir?
Aksaray gezi rehberi yemek bölümünde ilk önce tadına bakılması gereken lezzetlerden biri sıkmadır. Lavaş içerisinde tereyağı, peynir ve otun muhteşem uyumuyla yapılan yemeğin tadı damaklarda kalmaktadır. Bunun yanında kuzu etiyle harmanlanmış bamya çorbası, toprak çanakta pişirilen Aksaray tava, özel ve pratik bir lezzet olan papara ve Aksaray’a has çiğleme mutlaka denenmelidir.
Ne Alınır?
Aksaray gezi rehberi alınacak eşyalar kısmında birçok seçenek bulunmaktadır. Güzelyurt çömleği, el emeği göz nuru Taşpınar halısı ve Gülağaç sele sepetleri hem hediyelik hem de eve götürmek için uygun alternatiflerdendir. Bunun yanında Aksaray helvası ve köpük helvası yendikten sonra alınabilecek lezzetlerdendir. Aksaray sokaklarında gezerken de satıcılardan hatıra için birçok ürün alınabilmektedir.
Yapmadan Dönme
Aksaray’a gidip Ihlara Vadisi’nin eşsiz lezzeti saç tavayı denemeden, tarihi Eğri Minareyi, doğal ve tarihi güzelliklere ev sahipliği yapan Ihlara Vadisi’ni ve Güzelyurt evlerini görmeden, Aksaray’ın eşsiz lezzeti köpük helvasını almadan gezi tamamlanmamalıdır. Toprak çanakta pişirilen Aksaray tavayı denemeden, 15-30 Ağustos tarihlerinde yolunuz düşerse, bu tarihlerde gerçekleştirilen Eski ve Yeni Gelveri Festivali’ni izlemeden dönmeyin.